Page 30 - Nurettin Çarmıklı Babama Söz Verdim
P. 30
Doğu’nun özellikle Ardahan’ın kışı yaman olur. An-
cak, o dondurucu kış aylarında bile içine doğduğum
küçük evi hep sıcak bir yuva olarak hatırlıyorum. Kış
aylarının bıçak gibi kesen ayazında hatta dondurucu
gecelerinde bile sıcacıktı. Evimizin sıcağını tezek soba-
sına borçluyduk. Tezek ağır ağır yanar, kendine özgü
bir koku yayarak tahta tabanlı alçak tavanlı odalarımı-
zı ısıtırdı.
Damda her zaman taştan bir silindir dururdu. Taş,
silindir ağaçtan bir kolla ittirilir ve dam üzerinde do-
laştırılarak toprak sıkıştırılırdı. Sıkışan topraktan aşağı-
ya eve su sızmazdı. Yağmurlardan sonra ve bazen de
dama toprak taşıyarak o silindirle sıkıştırırdık. Yılda bir
kez mutlaka evlerin damına toprak taşınır ve sıkıştırılır-
dı. Böylece her sene, evlerin damı biraz biraz yükselir
kalınlaşırdı. O yıllarda Ardahan’da toprak damlı olma-
yan, çatısı saç kaplı bir iki tane ev ancak vardı. O evler-
den birinde de askerî paşa kalırdı.
Bölgemizde askerî birlik vardı ancak tugay mıydı yok-
sa tümen miydi, bilmiyorum. Ama komutanı generaldi.
Pantolununun paçalarındaki kırmızı şeritleri iyi hatırlı-
yorum. Şükrü Kanatlı isminde bir generaldi. Oraların en
önemli insanıydı. Bırakın yoldan gelip geçerken karşı-
laştığı insanları, dükkanların içindekiler bile o geçerken
ayağa kalkar, selam verirlerdi. O’na o kadar büyük say-
gı vardı. General Şükrü Kanatlı, bizim evin birkaç ev
31
20.12.2005 08:38:50
N-Carmikli.indd 31
N-Carmikli.indd 31 20.12.2005 08:38:50