Page 57 - Nurettin Çarmıklı Babama Söz Verdim
P. 57
balara istif eder, getirip Ardahan’da satarlardı. Koyun
tezeği daha makbuldü. Dilim dilim olurdu ve iyi yapı-
lan koyun tezeklerinin dilimleri kuruyunca açılırdı. O
tezekler çıra gibi yanardı. Bu yüzden öncelikle koyun
tezeğini tercih ederdik.
İnek tezeği, koyun tezeği kadar iyi yanmaz. Ama
onun da iyisini seçmek gerekirdi. İnek tezeklerini ya
duvara atar yapıştırır ve orada kuruturlardı ya da ka-
lıplar halinde kesilmiş olarak yerde kuruturlardı. Ara-
baların üzerindeki tezeklerin arasından bazılarını alır,
kontrol eder, temizlerini seçer, beğendiğimiz arabala-
rı götürüp evimize yıktırırdık. En iyi tezeği herkesten
önce yakalamak için evin bir iki kilometre kadar uzağı-
na gider ve orada beklerdik. Bir, iki veya üç araba te-
zek beğenir, tezekleri evin avlusuna yıktırıp oraya istif-
lerdik. Kışın da oradan alır alır sobada yakardık.
Okul tatillerinde berbere, terziye çırak olan çocuk-
lar olurdu. Ben hiç çıraklık yapmadım. Zaten babamın
dükkanı vardı ve oraya giderdim. Ama tatiller, daha çok
harman zamanına denk gelirdi. Gider harmanlarda oy-
nardık. Atlara binerdik. Düvene binerdik. Ardahan’ın
ortasından geçen Kura nehrine gider, orada çimerdik.
Tatil zamanları bizi, eve sokmaya imkan yoktu. Üstü-
müzü başımızı batırır eve giderdik. Zaten annemden
dayağı da en çok bu yüzden yerdim.
58
20.12.2005 08:38:53
N-Carmikli.indd 58 20.12.2005 08:38:53
N-Carmikli.indd 58