Page 148 - Nurettin Çarmıklı Babama Söz Verdim
P. 148
için her türlü imkanı veririm. Zemini hazırlarım, rahat
çalışırsınız.” dedi. Ben onun bu tavrına şaşırdım. Hiç
hakkında anlatılanlara benzemiyordu benimle konuşur-
ken. Biraz sohbet ettik. “Siz” dedi, “Eleşkirt’te o koşul-
larda çalışıyorsunuz. Buradaki müteahhitler eğlenceye
düşmüş. Sabah işe geliş saatleri neredeyse öğleden son-
rayı bulur. Akşam da sabaha kadar pavyonlarda gezer-
ler.” Sonra Muammer Bey’i oradan aldılar. Şikayet üze-
rine aldılar. Genel Müdürlüğe gitti, danışman olarak.
O Muammer Bey, daha sonra bir gün, Iğdır’a gider-
ken Eleşkirt’te bana uğradı. Akşam birlikte oturduk. Ye-
mek yedik. Dedim, “İşte burada rakımız var. Viski de
aldırırdım ama burada bulunmaz”. “Yahu, sen ne bi-
çim adamsın.” dedi. “Böyle nasıl çalışıyorsun? Bu yok-
luk, imkansızlık içinde, şantiyede yatıp kalkarak çalışı-
yorsun. Batı’daki müteahhitler senin eline su dökemez.
Sen böyle çalışırken onlar pavyon pavyon, o kadın se-
nin bu kadın benim geziyorlar. Ertesi gün gelip ben-
den hakediş talep ediyorlar.” Bunları söyleyip beni şa-
pur şupur öpmüştü.
Her meslekte iyi de var kötü de. Malesef bir meslek-
te işini hakkıyla yapmayan, üç kağıtçılık yapan, kazık
atan insanların olması o mesleğin diğer mensuplarının
karşısına da bir fatura çıkarıyor. İnşaatçılık, ciddi bir iş
ve şakaya gelmiyor. Türkiye bir deprem bölgesi. İşini
ciddiye almayan, işin hakkını vermeyen müteahhitlerin
149
20.12.2005 08:39:04
N-Carmikli.indd 149 20.12.2005 08:39:04
N-Carmikli.indd 149