Page 154 - Nurettin Çarmıklı Babama Söz Verdim

İstihaklarımızı DSİ’den, bölge müdürlüklerinin tasdi-

kinden sonra alırdık. Büyük miktarda istihkak aldığı-
mızda Ziraat Bankası parayı bir seferde ödeyemezdi.

Eleşkirt’te iş yaparken büyük miktar paralar olursa gi-
dip Ağrı’dan alırdık. Parayı şantiyelerde elden dağıtırdık.

Paraları bankadan alır, şantiyeye kendim getirirdim. Ağ-

rı’dan Eleşkirt’e para getireceğim zaman mutlaka önce
sebze haline uğrar, şantiye için alışveriş yapar ve para-

ları aldığım sebze meyvenin içine saklayarak taşırdım.
O zaman yolların ne halde olduğunu anlatmıştım. Eş-

kiyaya, hırsıza, soyguncuya karşı bulduğum en güven-

li yol buydu.
Doğu’da zorlu iş koşullarının üstesinden gelmeye ça-

lışırken zaman zaman kaldığım DSİ lojmanları, bana

biraz rahat sağlayan yerler olmuştu. DSİ’nin sözünü et-
tiğim 1950-70 döneminde, hem bizim şirket olarak ge-

lişmemizde, hem de Türkiye’nin kalkınmasında önem-
li bir yeri vardır.

Osmanlılar zamanında, şu üzerinde yaşadığımız top-

raklardaki su yapılarının, kanalların inşaası vakıflar ta-
rafından yürütülürmüş. Vakıfların imkanları ne kadar

büyük olursa olsun, merkezî ve güçlü bir devlet ku-
rumu olmadığından büyük su inşaatları gerçekleştirile-

memiş. Konya Ovası sulaması, bazı su yolları ve bent-

ler dışında o dönemde gerçekleştirilen kayda değer su
yapıları yoktur. Su işlerinin süreklilik arzeden bir şe-

155

20.12.2005 08:39:05
N-Carmikli.indd 155
N-Carmikli.indd 155 20.12.2005 08:39:05