Page 82 - Nurol Dünyası Dergisi 35
P. 82
NISAN 2024 35. SAYI
Aradan geçen 33 yılda çok güzel insanlarla, çok değerli ve Ayaş Tüneli davasında ise, koordinatör bendim. 1976
tecrübeli yönetici ağabeylerimle çalışma imkanı buldum yılında ihalesi yapılmış, 1977 yılında sözleşmesi imzalanmış
Bana, gerek hayat tecrübelerini gerek mesleki bilgi ve ve idareden kaynaklanan nedenlerle 2014 yılında halen
birikimlerini paylaşmaktan esirgemeyen büyüklerime şükran daha tamamlanamamış olan bir proje idi. Hukuki niteliği
duyuyorum. Hayatta olanları saygıyla, hayatını kaybetmiş ve kapsamı itibarıyla çok zor bir dava olmuştu. İdare 2001
olanları ise rahmetle anıyorum. yılında verdiği talimatla işin yapımını durdurmuş, tünelden
çıkan suların tahliyesi dışında aradan geçen zaman zarfında
hiçbir imalata izin vermemişti. İdarenin bu tutumu ile
HAYAT YOLCULUĞUNUZDAKI KISA sözleşmeyi eylemli olarak fesih ettiğini iddia ederek, hem
VE UZUN VADELI PLANLARINIZDAN o tarihe kadar yapılan iş ve imalatların bedelinin, hem de
BAHSEDER MISINIZ? şirketimizin yoksun kaldığı kârın tahsili için bir dava açtım.
Bu davayı açmadan evvel çok araştırma yaptım, birçok
33 yıl Nurol, 3 yıl da öncesini sayarsak toplam 36 yıl, çalışma akademisyen ve meslektaş ile görüştüm. Özellikle kâr kaybı
hayatı için uzun bir süre. Ancak bu sürenin uzunluğundan talebimiz konusunda hiç kimse olumlu görüş vermiyordu.
ziyade, Ülkemizdeki adalet sisteminin ve yargı camiasının Davayı açtım. Ankara adliyesinde konuşulan bir dosya
içinde bulunduğu durum beni yoruyor ve umutsuzluğa sevk olmuştu. Yaklaşık 2 yıl süren yargılama sonucunda ilk derece
ediyor. Kısa vadede Ayvalık’a yerleşmek ve torunumla daha mahkemesi, her iki talebimizi de kabul ederek hüküm altına
fazla zaman geçirmek istiyorum. Doğayı, özellikle Ülkemizin aldı. İdarenin talebi ile dosya, istinaf mahkemesine gitti.
doğasını çok seviyorum, fırsat buldukça kendimi doğaya Yaklaşık 1 yıl süren yargılamada istinaf mahkemesi kâr kaybı
atarım. Ülkemizde gitmediğim, görmediğim onlarca yer var. talebimizi reddetti, imalat bedelini de talebimizin onda biri
Uzun vadede buralara gitmek ve görmek istiyorum. gibi bir rakama indirerek hüküm kurdu. Yıkılmıştım. Durumu
Nurettin Bey’e söylediğim anı ve halimi hatırlamak bile
istemiyorum. Ama Nurettin Bey her zamanki gibi ferasetini
MESLEK HAYATINIZDA YAŞADIĞINIZ gösterdi, bana olan güvenini yineleyerek inanılmaz bir
EN ÖNEMLI DAVA NEYDI, BILGI VERIR moral ve güç verdi. Sonunda Yargıtay, istinaf mahkemesi
MISINIZ LÜTFEN? kararını kaldırdı, ilk derece mahkemesi kararındaki
rakamların ödenmesini hüküm altına aldı. Bu nedenle
Benim için bütün davalar ya da görüş sorulan tüm olaylar, Şirketimizin uğradığı zararların tazmin edilmiş olması ve işin
kendi kapsam ve niteliğine göre önemlidir, bu bakımdan kesin kabulünün hükmen yapılmış olması dışında, mesleki
dava veya olay ayrımı yapmam. Ancak mesleki faaliyet anlamda beni en çok tatmin eden dava olmuştur.
ve tatmin açısından üç davayı belirtmek isterim: Bunlar,
Toprakkale-İskenderun Otoyolu yapımında alt yüklenici
Kurmeller Madencilik ile yaşanılan ihtilaflar, Bahçeşehir BAŞARILI BIR AVUKATSINIZ, SIZE BAŞARIYI
Projesi ve Ayaş Tüneli davaları. GETIREN ETMENLER NELERDIR, BU MESLEĞI
SEÇEN GENÇ MESLEKTAŞLARINIZA
Kurmeller dosyası, kendisine ait ruhsatlı maden sahasından
DENEYIMLERINIZ DOĞRULTUSUNDA
malzeme alarak İskenderun-Toprakkale Otoyolu yapımında
TAVSIYELERINIZ NELER OLURDU?
kullanıldığı iddiası ile Nurol İnşaat aleyhine Osmaniye’de
açılan bir tazminat davası idi. Saha maden sahası olduğu
Başarılı olup olmadığımı ben takdir edemem. Ancak
için patronlarımız aleyhine ayrıca Cumhuriyet Savcılığına
yaptığınız işte başarılı olmak için her zaman çok çalışmak,
suç duyurusunda da bulunulmuş, haklarında ceza
hep çalışmak gerekir. Ayrıca başarı için mesai arkadaşları ile
mahkemesinde dava açılmıştı. Şakir Bey’in bizzat yürüttüğü
uyum da çok önemli. Burada belirtmeden geçemeyeceğim,
bu davalar, bana çok şey öğretti. Aradan 25 yıl geçmiş
meslektaşlarım Yelda Hanım ve Orhan Bey ile yıllardır
olmasına karşın bu dosyaları stajyer arkadaşlara incelemeleri
yürüttüğümüz uyumlu çalışmalar, var ise başarıda mutlak
için veriyorum.
bir etken olmuştur.
Mesa ve Zer firmaları ile birlikte yürüttüğümüz Bahçeşehir
Nurettin Bey’in bir sözü vardır: “Ben karınca gibi çalışmadım,
Projesi tamamlanmış, ancak kesin hesaplarda işveren ile
karınca gibi yaşadım”. Nurettin Bey’in bu ilkesini mümkün
uyuşmazlık çıkmıştı. Kesin hesaplar nedeniyle sözleşme
olduğunca uygulamaya çalıştım. Bizim meslekte araştırmak
gereği hakem heyetinde dava açmıştık. Bu davanın da
ve okumak her halde şarttır. Okumak derken, doğal olarak
koordinatörü Şakir Bey idi, ben süreçlerin takibinde yer
öncelikli mesleki yayınları okumak, ikincil olarak diğer
aldım. Yaklaşık iki yıl süren bu dava da mesleki anlamda çok
yayınları okumak. Çok eski tarihli bir Yargıtay kararında
şey katmıştır bana.
82