Page 81 - Nurol Dünyası Dergisi 35
P. 81

Anadolu Lisesi’nden o dönemde yanılmıyorsam 114 kişi   onuruna nail olmuş bir kişiyim. Bugünlere gelmemde katkısı
         mezun  olduk.  Arkadaşlarımın  çok  büyük  bir  kısmı  tıp   çok fazladır.
         fakültesini, bir kısmı mühendislik fakültesini tercih etmişti,
                                                              Akademisyen olarak, Hocam Prof. Dr. Fikret Eren ve Prof. Dr.
         hukuk fakültesini tercih eden sadece iki kişi idik. Hukuk
                                                              Haluk Tandoğan’ın eserleri her zaman vazgeçilmez başvuru
         fakültesine  girerken  hukuk  sistemi  ve  düzeni  ile  ilgili
                                                              kaynaklarım  olmuştur.  Uygulamada  Yüksek  Mahkemelerin
         pek  bir  beklentim  olmamıştı.  Fakülteyi  bitirip,  mesleğe
                                                              birçok üyesinden de ilham aldım. Anmadan geçemeyeceğim
         başladıktan sonra içine girdiğim ortam ve uygulama ile
                                                              rahmetli Nail Özkılıç bunların başında gelir.
         aldığım  eğitim  arasında  başlangıçta  irtibat  kurmakta
         doğal  olarak  zorlanmıştım.  Fakültede  aldığımız  temel   Hukuk yayınlarından oluşan büyük bir kütüphaneye sahibim.
         hukuk  bilgileri,  olması  gereken  hukuka  ilişkindi,  ancak   İlgi alanımda bulunan (özellikle imar mevzuatı, kat mülkiyeti
         uygulama oldukça farklıydı. Gerçi adliye ortamına, hukuk   hukuku, şirketler hukuku, borçlar hukuku kapsamında eser,
         ile  ilgili  sohbetlere  ve  tartışmalara  yabancı  değildim,   kira, hizmet, vekâlet sözleşmeleri) hukuk dallarında yayınlanan
         ancak bir hukukçu olarak işin içinde olmak bambaşkaydı.  bütün eserlerini edinirdim. Hatta Yargıtay Hukuk Genel Kurulu
                                                              kararlarını, daha yayınlanmadan edinirdim.


         NEDEN HAKIMLIK, SAVCILIK YA DA
         HUKUKLA ILGILI DAHA BAŞKA BIR IŞ
         DEĞIL DE AVUKATLIĞI TERCIH ETTINIZ?


         Aslında  tek  hedefim  ve  hayalim  hakim  olmaktı,  nitekim
         fakülteyi bitirince ilk işim hakimlik mesleğine müracaat etmek
         oldu, sınavı kazandım ve 1987 yılında Ankara Hakim Adayı
         olarak mesleğe başladım. 1980 ihtilali sonrasında babamın
         parlamentodaki  görevi  sona  ermiş,  Erzurum’a  dönerek
         tekrar  avukatlık  yapmaya  başlamıştı.  Bu  sıralarda  doktor
         olan kız kardeşim rahatsızlandı, Türkiye’de tedavisi olmadığı
         söylenince, babam onu yurt dışına tedaviye götürdü. Böylece
         benim hakimlik hayatım stajla sınırlı kaldı ve tam anlamıyla
         başlamadan  bitti.  Babamın  işlerini  devam  ettirmek  için   UZUN YILLARDIR NUROL GRUBU’YLA
         Erzurum’da  avukatlığa  başladım.  Ancak  hakimlik  mesleği   ÇALIŞIYORSUNUZ. BU KARŞILAŞMA
         halen daha içimde bir ukdedir. Babam yurt dışından dönünce   NASIL GERÇEKLEŞTI. BUNDAN SÖZ EDER
         Ankara’da büro açmamı önerdi, bana da uygun geldi. Babamın   MISINIZ LÜTFEN?
         çocukluk  arkadaşının  oğlu  olan,  benim  de  fakülteden  sınıf
         arkadaşım Olcayto ile Ankara’da bir büro açtık. Sanırım 1,5-   Az  evvel  bahsettim,  Ankara’daki  serbest  avukatlık
         2 yıl devam etti. Serbest avukatlık yapmak, hele hele büyük   macerasından beklediğimi bulamamıştım, serbest avukatlık
         şehirde çok zordur. Öncelikle çevrenizin olması, o çevrenin   kişiliğimle  pek  uyum  sağlamadı,  ayrıca  kazandığımız
         de size getireceği iş olması gibi pek çok etken vardır. Bunun   para  büronun  giderlerini  karşılamaya  bile  yetmiyordu,
         sonucu olarak bizim de işlerimiz pek istediğimiz gibi gitmedi   Doğal  olarak  bunları  babamla  da  paylaşıyordum.  Babam
         ve sonrasında Nurol yolculuğu başladı.               Ankara’da  olduğu  bir  gün  beni  (tabir  caiz  ise  elimden
                                                              tutarak) Nurol’a, Nurettin Bey’e götürdü. Babam ile Nurettin
                                                              Bey, Ardahan’dan ortaokul arkadaşıdır. Düşünün yıl 1944-
                                                              1945, o tarihte başlayan arkadaşlıkları, çok sık görüşmemiş
         AVUKAT OLARAK TAKIP ETTIĞINIZ VE                     olsalar bile hep devam etmiş. Nurettin Bey, babamı kırmadı
         GÖRÜŞLERINDEN ILHAM ALDIĞINIZ                        ve beni işe başlatması için Şakir Bey’e yönlendirdi. Yıl 1991,
         TÜRK VEYA YABANCI HUKUKÇULAR                         Şubat ayının ikinci günü Nurol’da avukat olarak çalışmaya
         KIMLERDIR?                                           başladım. Hiç görmediğim farklı ve bambaşka bir dünya, hiç

                                                              bilmediğim olaylar, insanlar, ilişkiler. Alışmak kolay olmadı.
         Sayın  Şakir  Kaleli  birinci  sıradadır.  Gerek  teori  ve  gerek
                                                              Başlayış o, aradan aralıksız devam eden 33 yıl geçti.
         uygulama  yönünden  tanıdığım  büyük  hukuk  insanıdır.
         Hukuki  düşünmeyi,  hukukun  felsefesini  ve  uygulamayı   Nurol bana, her insana, her hukukçuya nasip olmayacak
         kendisinden öğrendim. Hakimlik stajını Şakir Bey’in yanında   tecrübeler  kazandırdı.  Doğal  olarak  bu  yolculuğumda
         yaptıklarından övünçle bahseden Yüksek Mahkeme üyeleri   Nurettin Bey, rahmetli Erol Bey ve Oğuz Bey’den her konuda
         tanıdım.  Düşünün,  Şakir  Bey  ile  uzun  yıllar  birlikte  çalışma   ve her zaman inanılmaz destek aldım.


                                                                                                              81
   76   77   78   79   80   81   82   83   84   85   86